• Haberler
  • Siyaset
  • Cumhurbaşkanı Erdoğan: CHP demek cunta demektir, Cunta demek CHP demektir

Cumhurbaşkanı Erdoğan: CHP demek cunta demektir, Cunta demek CHP demektir

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti TBMM Grup toplantısında konuştu.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup toplantısında ülke ve siyasi gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:

Tarihi olduğu kadar sancılı da olan bu süreci en iyi okuyan, en iyi yöneten, sahada ve masada en güçlü konumda bulunan ülkelerden biri Türkiye’dir.

Bölgemizde ve dünyamızda yaşanan gelişmeler çok önemli bir değişimin eşiğinde hatta coğrafyamız itibarıyla merkezinde olduğumuzu gösteriyor. Küresel sistem temelden çatırdıyor.

Sözünün ağırlığı olan, tavrı, duruşu, söylemi dikkatle takip edilen bir ülke olarak Türkiye’nin ismi her platformda daha sık telaffuz ediliyor.

Ülkemizdeki muhalefetin anlamak istemediği gerçeklik budur. Onlar hala Türkiye’nin kendi dönemlerindeki ülke olduğunu düşünüyorlar.

Yeni Türkiye’ye dünya alışmış, hiç hoşlarına gitmese de Batılı güçler yeni Türkiye’yi benimsemek zorunda kalmıştır. Ama ana muhalefet partisi Türkiye’nin level atladığını halen kavrayamadı.

Kendileri Batı'nın rızası olmadan, bırakın iş yapmayı, bırakın politika üretmeyi, nefes dahi alamadıkları için gelişmeleri doğru okuyamıyorlar. Amerika’dan ekonomist ithal etmekle övünenlerden zaten başka bir şey de beklenemez.

CHP’nin içler acısı haline baktıkça ülkemiz adına üzülüyoruz. Bunlar kendi ülkelerini ve milletlerini hiçbir zaman tanımadılar, korkarım bu gidişle de hiçbir zaman tanıyamayacaklar.

Dünyada ciddi belirsizlik ortamı var ama Türkiye’nin de yolunu aydınlatan güçlü bir ekonomi programı var.

Düşük tarife uygulanan ülkeler arasında olmamız hasebiyle bu muhataralı dönemi birçok ülkeye kıyasla daha kolay atlatacağımıza inanıyoruz. İş dünyamız müsterih olsun, vatandaşlarımız gönüllerini ferah tutsun.

Küresel ekonomi zorlu bir sınavdan geçmektedir. Son bir haftada uluslararası ticaret savaşları yeni bir boyuta evrildi. Karşılıklı olarak tonu artan söylemlerle tarife kavgaları daha da kızışmaya başladı.

Dezenflasyon süreci devam ediyor. Yıllık enflasyon da 10 aydır geriliyor. Enflasyondaki düşüş önümüzdeki dönemde de sürecek.

Gezi olaylarında ‘tüketmeyin, ekonomi dursun’ çağrıları nasıl çapulcuların ellerinde patladıysa CHP’nin boykot çağrısına da millet itibar etmedi.

Muhalefetin ekonomimize zarar verme girişimlerini boşa çıkardık. Milletimiz, sırf yolsuzluklarını gözlerden kaçırmak için ülkesine ve milletine kasteden kifayetsiz muhterislerin boykot çağrılarına prim vermedi.

Muhalefetin tüm kumpaslarına, tuzaklarına, tüm tahriklerine rağmen biz Türkiye’yi büyütüyor, Türkiye’yi hedeflerine doğru yaklaştırıyoruz.

19 Mart’tan bu yana siyaset sahnesinde çok farklı bir oyun oynanıyor. Bütün Türkiye son 20 gündür bir tiyatro izliyor. Oyunun yazarı CHP’liler, oyunun kurgucusu CHP’liler, sahne CHP’nin sahnesi.

Çalıp çırpan onlar, İstanbul’da Escobar düzeni kuranlar onlar, paylaşım kavgası veren yine onlar. Ama zeytinyağı gibi üste çıkmaya çalışanlar da onlar. Üzerindeki bütün kiri, çamuru bizim üzerimize sıçratmak için olmadık taklalar atanlar da onlar. Hayırdır?

Son 20 gündür bir tiyatro izliyoruz. Oyunun yazarı, kurgucusu, figüranları CHP’liler. Sahne CHP’nin sahnesi. Bilinmeyen tek şey, bu orta oyununun kavuğunun kimde olduğuydu. Hafta sonu yaptıkları baskın kurultayla kavuk Sayın Özel’in başına geçmiş oldu.

Kusura bakmayın kendi iç tartışmalarınızın bedelini, faturasını ne bize ne millete ödetemezsiniz. Sizin kavuk tartışmanız bizi hiç ama hiç ilgilendirmez.

CHP'yi bataklığın, içine siz soktunuz. İçinizdeki meseleyi örtmek için sokakları ateşe veren, gençleri öne sürüp belediye binalarına saklanan sizsiniz.

Bir yandan gençleri sokağa çağırıyor, kışkırtıyor, polise saldırtıyorsunuz, sonra utanmadan timsah gözyaşları döküyorsunuz.

CHP demek cunta demektir. Cunta demek CHP demektir. CHP sadece yolsuzluğun değil aynı zamanda bu ülkede darbeciliğin de kitabını yazmıştır.

Güvendiğiniz dağlara da çoktan karlar yağdı. Medet umduğunuz, önünde eğilip büküldüğünüz Batılı aktörler sizi terk edeli çok oldu.

CHP Genel Başkanı’na kendi tarihini iyi okumasını tavsiye ediyorum. Biraz cesareti varsa vesayet lekeleriyle adeta katrana dönmüş kirli geçmişiyle yüzleşmesini öneriyorum. 1950’den bu yana cuntalardan medet umuyorsunuz.

Tüm cephelerde bozguna uğradılar. Şimdi bize sataşarak, partimize ve ittifak ortağımıza edepsizce hakaret ederek yaşadıkları hezimeti unutturmaya çalışıyorlar. Gençler bunları bilsin, gençler CHP’nin tarihini öğrensin.

'Bizim istediğimiz ölçüde destek vermedi' diye sanatçılara, medya kuruluşlarına, yerli şirketlere baskı yaptılar. Bunun adı en ilkel, en barbar haliyle faşizmin ta kendisidir.

Sayın Özel! Artık sadece millet var, milletin muazzez iradesi var. Bugün Türkiye’de milletin takdirine sahip çıkan güçlü bir iktidar var.

Cuntayla, darbeyle, vesayetle, ajanlarla, kara parayla, para kuleleriyle, sınır ötesine yaptığınız çağrılarla varabileceğiniz hiçbir yer yok. Bunu öğreneceksiniz.

Yarın DEM heyetini kabul ederek, hem kendileriyle görüşecek hem de terörsüz Türkiye hedefine ulaşma irademizi teyit edeceğiz.

 

 

Yedi 23 Haber - Bizi Sosyal Medyada Takip Edin!

Bakmadan Geçme